KOBİDER: DANIŞTAY şimdi değilse ne zaman
KOBİDER: DANIŞTAY eşitlik ilkesine aykırı
olan bu uygulamaya son vermeli
KOBİDER: BDDK bu kaçıncı uygulama, yap-boz
ile nereye kadar
KOBİDER: Kuyum
harcamalarında taksit yasağı eşitlik ilkesine aykırı
KOBİDER: Altın takı’ da bir üründür taksitle
satışına imkan tanınmalı
Küçük ve Orta Büyüklükteki
İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, geçen gün BDDK
tarafından kredi kartlarında taksit sınırını ve tüketici kredilerinde vade
uzatılması ile ilgili çalışmalar tamamlandığı açıklandı. Yapılan çalışma ile ihtiyaç
kredilerinde vade süresi 36 aydan 60 aya çıkarılırken, kredi kartlarına
uygulanan taksit sayısı da artırılarak 9 aydan 12 aya yükseltilmesine rağmen
Türkiye ekonomisinin en hareketli sektörlerinden olan kuyumculuk mesleğinde
üretilen takı ürünlerine taksit yasağının kaldırılmaması ve diğer ürünler gibi
vade uygulanmaması kuyum sektörünü mağdur etmektedir. Ayrıca BDDK’nın bu çifte
standart uygulaması çok büyük haksızlıktır ve eşitlik ilkesine aykırıdır.
Biz KOBİDER olarak;
bu hususta haksızlığın giderilmesi için DANIŞTAY’a açtığımız dava halen
sonuçlanamamıştır. Aradan 3 yıl geçmesine rağmen sonuçlanamayan dava ve
BDDK’nın haksız uygulaması yüzünden, Türkiye’de yaklaşık 150 fabrika ve 2 bin
500 atölyede altın işlemeciliği yine yaklaşık olarak 25 bin perakendeci esnaf
ile toplamda 250 bin kişi istihdam edilen kuyumculuk sektörü oldukça zor günler
geçirmektedir.
BDDK’nın adeta
yap-boz şekline getirdiği taksit uygulaması ile bir çok sektör mağdur olmuştur.
Ancak bunların en başında geleni ise kuyum sektörüdür. Ayrıca BDDK’nın gıda ve akaryakıt hariç diğer
sektörlerde taksit sıfırlaması negatif ayrımcılıktır! Çünkü temel ihtiyaç
maddeleri gıda, yemek ve bununla birlikte akaryakıt ile kişisel kullanım eşyası
satılan kuyumculuk ve GSM sektörlerine taksit sınırlaması getirmesi
haksızlıktır.
Geçen gün Bankacılık Düzenleme ve Denetleme
Kurulu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben’in yaptığı açıklamada, "Kredi kartlarında taksit sınırı ve
bireysel tüketici kredilerinde vade uzatımı yönünde çalışma yapıyoruz. İhtiyaç
kredilerinde vade 36 aydan 60 aya çıkacak." "Fiyatı 120 bin TL'ye
kadar olan taşıt alımı amacıyla kullandırılacak kredilerde vade 48 aydan 60 aya
yükselecek. Halihazırda 6 ay olan bilgisayar alımı amacıyla kullandırılan
kredilerin vadesini 12 ay olarak yeniden düzenliyoruz. Banka kredilerinde
vadelerde yapacağımız değişiklik finansal kiralama, faktoring ve finansman
şirketleri için de aynen geçerli olacak” şeklinde sektörler arası
ayrımcılık yapan sözlerine karşılık bugün bu talebimi yineliyorum. Hem BDDK’ya
hem de Cumhurbaşkanlığı Hükümet yetkililerine seslenerek bir de ekleme
yapıyorum. Kuyum ve sizin tabirinizle telekomünikasyon dediğiniz halk arasında
cep telefonu satışı olarak algılanan GSM sektöründe kredi kartı taksitine yasak
getirerek tasarruf edilmesini düşünmek ne kadar gerçekçi bir yaklaşımdır.
Ayrıca tüketici kredisi ile azami vade 12 ay
olmasına rağmen, cep telefonu operatörü (GSM) ve internet servis sağlayıcılar
(İSS) tarafından cep telefonu, tablet gibi elektronik ürünlerin 48 ay vadeyle
satışı sürdürülmekte, böylelikle mevzuat delinmektedir.
Biliniz ki, büyük sermayenin ve gücü olanın
gemisini yürüttüğü bu sistemde küçük esnafın hakkı göz göre göre elinden
alınıyor. Bu yolun ne hane halkları borçluluğunun daha sağlıklı gelişmesine ne
de Türkiye ekonomisinin yüksek ve istikrarlı büyüme dinamiği yakalamasına bir
katkısı olacaktır. Çünkü vatandaş devlet eliyle tüketime alıştırıldı şimdi ise
sadece iki sektöre yasaklama getirilerek kısıtlamaya gidiliyor. Gerçekten adil
iseniz ve hedefiniz gerçekten Türkiye ekonomisini kalkındırmak ise lütfen
eşitlik ilkesine uygun bir uygulama yapın.
KUYUM, KOZMETİK VE OFİS MALZEMELERİNİN SOMUT
BİR MAL SAYILMAMASI NASIL BİR DÜŞÜNCEDİR?
Bu arada geçtiğimiz aylarda “Banka Kartları ve
Kredi Kartları Hakkında Yönetmelik”te yapılan değişiklik kapsamında “Kredi
kartlarıyla gerçekleştirilecek kuyum, telekomünikasyon, doğrudan pazarlama ile
ilgili harcamalar, yurt dışında yapılan harcamalar ve, yemek, gıda, alkollü
içecek, akaryakıt, kozmetik, ofis malzemesi ile hediye kart, hediye çeki ve
benzeri şekillerde herhangi somut bir mal veya hizmeti içermeyen ürünlerin
alımlarında taksit uygulanamaz.” şeklinde açıklama yapılmıştı. Bu ifadeleri
arasında yemek, gıda, alkollü içecek, akaryakıt, hediye kart, hediye çeki ve
benzeri şekillerdeki somut bir mal alımı olmamasını anlarız da; kuyum, kozmetik ve ofis malzemelerinin
somut bir mal sayılmaması nasıl bir düşüncedir. Günlük tüketilen ihtiyaç
maddeleri ile eşya olarak kullanılan cep telefonu ve takıların bir tutulmaması
gerekir.
KUYUM HARCAMALARINDA TAKSİT UYGULANAMAYACAK
OLMASI YANLIŞTIR. ALTIN TAKI’DA BİR ÜRÜNDÜR DOLAYISIYLA TAKSİTLE SATIŞINA İMKAN
TANINMALI
Kaldı ki; yemek, gıda ve akaryakıt hemen hemen
her gün tüketilen zaruri ihtiyaç maddeleridir. Dolayısıyla telekomünikasyon ve
kuyumculuk alımının yemek ve akaryakıt alımlarıyla eş tutulması yanlıştır.
Nasıl ki evlenecek çiftler kredi kartına taksit yaptırarak mobilya, beyaz eşya
alıyorsa evliliğin olmazsa olmazı alyans, gerdanlık ve bilezik de alabilmeli.
DANIŞTAY EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI OLAN BU
UYGULAMAYA SON VERMELİ
BDDK’nın mevcut uygulamasına karşın KOBİDER
Genel Başkanı Nurettin Özgenç, altın alışverişinde de 12 taksit uygulaması
yapılması gerektiğini söyleyip, BDDK’nın kuyum sektörünü 4 taksit ile
sınırlamasının negatif ayrımcılık olacağını savunarak 2016 yılında Özgenç’in
şahsi mücadelesi ve desteği ile altına 4 taksit sınırlamasının iptali için
Danıştay’a dava açılmıştı. Aradan 3 yıl geçmesine rağmen davanın hala
sonuçlanmaması kuyum sektörünü zor durumda bırakmıştır.
BDDK BU KAÇINCI UYGULAMA, YAP-BOZ İLE NEREYE KADAR
BBDK’nın sık sık uygulama değişikliğine gitmesinin
nedeni nedir? Bu kaçıncı uygulama, neredeyse her yıl farklı taslaklar
hazırlanarak uygulama değişikliğine gidiliyor. BDDK’nın uygulamaları yap-boz
şeklinde olmaya başladı. Kuyumda taksit dönemi başlatıldı daha sonra
kaldırıldı, gelen tepkiler üzerine 4 taksit olarak uygulamaya başlatıldı daha
sonra kaldırıldı.
BDDK’nın kredi kartı taksit sayısı ve ihtiyaç
kredileri vade sınırlarına ilişkin yönetmeliklerde sürekli değişiklik
yapılmasını içeren taslaklar hazırlanması ve kuyum ve telekomünikasyon,
harcamalarında taksit yasağı getirmesi eşitlik ilkesine
aykırıdır. Bu hususta umudumuz
beklentimiz DANIŞTAY’a açtığımız davanın kuyum sektörünün lehine sonuçlanması
halinde bu haksızlığa son verilecektir.