Başbakan Tayyip Erdoğan, ''Son derece hassas bir süreçten geçiyoruz ancak altını çizerek ifade ediyorum; çözüme her zamankinden daha yakınız." dedi.. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Son derece hassas bir süreçten geçiyoruz ancak altını çizerek ifade ediyorum; çözüme her zamankinden daha yakınız. Çözüme yönelik umutlarımız her zamankinden fazla ve biz bu işi mutlaka çözmeliyiz diye inanıyorum.
Yine söylüyorum; bedeli her ne olursa olsun, bizim partimiz bundan ne yönde etkilenirse etkilensin bu süreci nihayete erdirmek bizim asli görevimizdir'' dedi. Başbakan Erdoğan, Ramazan ayının toplumda barışı sevgiyi ve paylaşmayı öğrettiğini anlatarak, "Türkiye'nin hangi ilçesinde gidersen gidin Ramaz ile birlikte yardımlaşma ve birbirini anlamanın doruk noktasına ulaştığını görürsünüz. Ramazan ayı dışında müslümanlar farklı dinlerdeki insanlarla yemeklerini paylaşır. Bu toprakların uzun tarihi boyunca diğer dinlerden olan toplumlarda yemekleri müslümanlara paylaştığını gördüm. Zaman zaman küçük anlaşmazlık olmuştur. Küçük çaplı tartışmalar olmuş tahrikler oluşmuş çok şükür binlerce yıldır güçlenmiş dostluğumuz korunmuştur. Tüm tehditdlere rağmen bu hoşgörü ortamı bozulmamıştır." şeklinde konuştu.
Dini, etnik kökeni ne olursa olsun devletin karşısında insanın kendini birinci sınıf vatandaş olarak hissetmesi için çalıştıklarını belirten Başbakan Erdoğan, "Biz tüm vatandaşlarımızı samimiyet ile kucaklama içindeyiz. AK parti olarak 71,5 milyon milletimizi kucaklıyor, hiç kimseyi öteki olarak dışlamıyoruz. Ülkemde her vatandaşın tek tek aynı hızda ve kalitede hizmet alması bizim en asli görevimiz olmuştur. Tarih boyunca bir arada yaşama kültürün mekanı olmuş olan Türkiye demokrasi ve insan hakları noktasında da bölgenin örnek ülkesi olması çabası içindedir." dedi
Son zamanlarda hukuk dışı örgütlerle yürütülen mücadeleyi hatırlatan Başbakan Erdoğan; "Bir hukuk devletin yakışmayan mafya tarzı hukuk dışı yapılanmalara sarsılmaz bir duruş sergiledik. Hukuk çerçevesinde bir duruşumuzu sergilemeye devam edeceğiz. Avrupa'nın bir dönem yaşadıklarını biz şimdi yaşıyoruz. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü için yaptıklarımız çok önemli" diye konuştu.
DEMOKRATİK AÇILIM
Tarihi ve önemli bir girişimde bulunduklarını altını çizen Başbakan Erdoğan, milli birlik girişimi ile başlatılan demokratik açılım çalışmalarını tüm hızıyla devam ettiğini söyledi. Doğu ve güneydoğuda yıllardır devam eden ülkenin tüm enerjisini götüren terör sorunun çözmek için kararlı oldukların vurgulayan Erdoğan, "Bunlar terör sorunu, hak ve özgürlükleri, işsizliği kapsıyor. Sorun olarak ne varsa tüm alanları kapsayan bir süreç. Tüm bunlara kararlı bir şekilde devam ediyoruz. Bölgeler arasında gelişmişlik farkını gidermek, demokrotik talepleri karşılamak için çalışıyoruz. Bu sürecin tüm boyutları askeri ekonomik ve diğer boyutlarını tartışarak her kesimi dinleyerek köklü ve kalıcı bir çözüm için çalışıyoruz" diye konuştu.
DEMOKRATİK SÜREÇTEN TAVİZ VERMİYECEĞİZ, GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ
İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın çok önemli çalışmalar yaptığını anlatan Başbakan Erdoğan, Türkiye'de bu konunun sağlıklı bir ortamda tartışıldığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü; "Bedeli ne olursa olsun bu demokratik süreci, bu milli birlik sürecini tamamına erdirmek noktasında geri adım atmayacağız, taviz vermeyeceğiz. Gözü yaşlı annemizin hali bizim için her şeyden önemlidir. Polatlı'da ziyaret ettiğim şehit ailesini de vakar içinde gördüm. Akan kanın durması bizim için her şeyden önemlidir. Türkiye'nin bu demokratik süreci tamamlaması, tüm bölgeleri yakında ilgilendiriyor. Ekonomisi güçlü Türkiye tüm dünya için kazanç olacak, denge unsuru olacak. İran, Irak, Suriye, Ortadoğu, Kafkasların sorunlarının çözümünde Türkiye barışçıl sürecini yerine getirecek. AB kazanacak, Avrupa birliği kazanacak. Sadece Türkiye'nin bir bölgesin ilgilendiren bir süreç değil. Bölgesel meselelerin de çözümüne katkı sağlayacaktır. Sorunların çözümünü geri bırakmak artık bir siyaset tarzı olamaz. Ebediyen bu sorunlarla yaşamayız."
AYDIN DOĞAN MEDYASI CEZA
Basın özgürlüğü ile ifade özgürlüğü aynı şey değildir. Basın özügürlüğü kimseye kanun ve hukuka aykırı hareket hakkı tanımaz. Basın özgürlüğüne saygımız sonsuzdur ancak idarenin hukukun gereği gerçekleştiği bir işlemi yurt içinde ve yurt dışında basın özgürlüğüne baskı gibi göstermek doğru değildir.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bölgesel meselelerin bazı ülkelerin çok uzağındaymış gibi görünse de günün birinde onları da etkileyeceğini söyledi.
Başbakan Erdoğan, Ankara'daki yabancı misyon şeflerine, büyükelçilere AK Parti Genel Merkezi'nde verdiği iftar yemeğindeki konuşmasında bölgesel meselelerin bazı ülkelerin çok uzağındaymış gibi görünse de günün birinde onları da etkileyeceğinin altını çizdi. Başbakan Erdoğan, "Ona gelen terör iyi bana gelen terör kötüdür anlayışı yanlıştır. Dünya'dan terörle mücadelede bize daha fazla destek verilmesini bekliyoruz. Demokratik açılım sürecini provoke etmek için her şey yapıldı. 11 askerimizi şehit verdik. Bundan çıkar sağlayan kesimler bu sürece karşı çıkıyorlar, engellemeye çalışıyorlar. Çözüme daha fazla yakınız. Biz bu işi mutlaka çözmeliyiz. Bedeli ne olursa olsun bizim partimiz bundan nasıl etkilenirse etkilensin sonuna kadar devam edeceğiz. Akan kanı gözyaşını durdurmak için yola çıktık. Bu kardeşlik projesine tüm dünya ülkelerinden ve onların büyükelçilerin destek vermesi bekliyoruz. Türkiye'nin kalkınması tüm bölgenin kalkınmasını sağlar. Türkiye'nin terör sorununu çözmesi tüm bölgeye katkı sağlayacaktır." şeklinde konuştu.
ERDOĞAN UYARDI; G-20, G-14 OLMASIN
Dünyanın zor ve çalkantılı günlerden geçtiğini dile getiren Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü; "Terörizm kitlesel imha silahları ile mücadelenin yanında iklim değişikliği, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, dünya gündeminde yerini aldı. Tüm bunlara mücadele için diyalog çok önemli, ortak çalışma, ortak çözümler üretmek çok önemli. G-20 zirvesinde gördük ki bazı ülkelerin G-14 gibi çaba içinde olmalı, bizi üzdü. Biz bununla ne amaçlandığını biliyoruz. Burada hassasiyetimizi özellikle bildiriyoruz. Yapılacak görüşmelerde bu yanlışın içine düşülmeyecek, kalkınmış ve kalkınmada olan ülkeler zirvesi bu şekilde devam etmesi dünyaya çok şey kazandıracaktır. Yapılan hesaplar çok küçüktür, dilerim geri dönerler." |