KOBİDER/ÖZGENÇ: KOBİ'ler 'Nefes Kredisi' ile rahat soluk alacaktır

KOBİDER/ÖZGENÇ: KOBİ'leri 'Nefes
Kredisi' büyük ölçüde rahatlatacaktır

Küçük ve Orta Büyüklükteki işletmeler Derneği
(KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, Başbakan Binali Yıldırım’ın KOBİ'lere yönelik 'Nefes Kredisi' tanıtımında yaptığı açıklamada "Yüzde 15 riski bankalar, yüzde 85 riski Kredi Garanti Fonu
alacak. Böylece ilk etapta 80 bin KOBİ'mize bir nefes aldıracak, ihtiyacını
görecek bir mali kaynak sağlamış oluyoruz." açıklamasından dolayı
duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek isteriz. Başbakan Yıldırım’ın KOBİ'lere
gereken desteğin verilmesi gerektiğini belirtmesi ve "Olay net. Ekonomimizi ayakta tutan kesim KOBİ'ler. Ekonomiyi
ayakta tutan önemli bir sektörden bahsediyoruz. Bu sektörün bugünlerde
yaşadığımız dövizdeki dalgalanmaları, küresel piyasalardaki hareketliliği de
dikkate aldığımızda öncelikli olarak desteklenmesi gerekiyor. Onların beklediği
nefesi, desteği vermemiz gerekiyor" sözlerini KOBİ’lere verilen önemin
göstergesi olarak kabul ediyor ve Hükümete ve Başbakanımıza teşekkür ediyoruz.

Siyasi
istikrar gibi KOBİ kredilerinde de istikrar gerekli

Bu bağlamda hükümetten KOBİ
kredilerine yönelik bir dilek ve önerimiz var. Ekonomiyi ayakta tutan KOBİ'ler olduğuna göre
desteklemelerde istikrarlı olmalı, kesintiye uğramamalı. KOBİ’ler periyodik şekilde
desteklenmeli. Çünkü Türkiye'nin gelişip büyümesi için siyasi
ve ekonomik istikrarın gerekli olduğu gibi KOBİ'lerin büyümesi için kredi
desteklerinin istikrarlı bir şekilde sunulması lazım.

KOBİDER Başkanı Nurettin Özgenç, iktidarın KOBİ ‘lerin
kullanımına sunacağı 'Nefes Kredisi' adı
altında 80 bin KOBİ'ye sunulacak destekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Uygulamanın
piyasalara olumlu yansıyacağına işaret eden Özgenç, "İktidarın KOBİ’lerin kalkınmasında bu tür kredileri kullandırması
KOBİ ‘lere verdiği önemin göstergesidir. Açıklanan krediler en kısa bir zamanda
uygulamaya geçtiğinde bir önceki dönemde olduğu gibi piyasalara çok olumlu
yansıması olacaktır. " dedi.

İlk etapta 80 bin KOBİ'ye verilecek olan 5 milyarlık
kaynağın firmalar için can simidi olduğunu vurgulayan KOBİDER Başkanı Özgenç,
konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

Bazı bankaların kredi musluklarını kıstığı bir dönemde
Hazine Müsteşarlığı, Ziraat Bankası, Denizbank, Gümrük ve
Ticaret Bakanlığı ile TOBB'un bu konuda attığı adımın öneminin bilincindeyiz. Bu desteklerin
belirli aralıklarla kesintiye uğramadan istikrarlı bir şekilde sürmesi
KOBİ‘lere ayrı bir güven verecektir.

KOBİDER olarak bizim geçmişte yaptığımız açıklamalarda
görülebileceği gibi müteaddit defalar ısrarla siyasi istikrarın gerekli olduğu
gibi KOBİ kredilerinde de istikrar olmalı diye çok kez ifade ettik. Şöyle
ki 2009 ve 2010 yıllarında kredi mekanizmalarının hareketlenmesi için KOBİ'lere
yönelik kredi faiz desteği uygulaması yapılmıştı ama daha sonra nedense devamı
gelmedi. KOBİ kredileri farklı isimler altında olmamalı. Bundan sonra kafa
karışıklığına sebep olmamak için şimdiki adıyla ‘Nefes Kredisi' olan destekler aynı isimle devam etmeli.

Nitekim devamı gelmeyen kesintili kredilerin ne alana ne de
istihdam edilene önemli bir faydası olmaz. İstikrar siyasi ve ekonomik alanda
olduğu gibi KOBİ kredilerinde de olmalı. Taleplerimiz
doğrultusunda, hükümetin KOBİ’lere yönelik yaptığı Cansuyu niteliğindeki
destekler piyasalara fevkalade güç katmaktadır.

Reel sektörün canlandırılması amacıyla yapılan bu
çalışmadan duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek isteriz. Reel sektörün finansa
erişimde güçlük çektiği bu dönemde Hükümetin 'Nefes Kredisi' adıyla tanıtımı yapılan krediler önemli bir fırsat
oluşturacak. İç piyasalar canlanacak, esnaf borcunu ödeyip yeni mal alabilecek
üretim artacak, istihdama katkısı olacak.

Kobisel
dönüşüm yapılmalı, esnaflığın da bir standardı olmalı

Ayrıca hükümetten KOBİ’ler adına
beklentilerimiz “KOBİ’ler nasıl büyür”, “büyük şirketlerle nasıl ortaklılar
kurar” meselesini gündemine almalı. İstanbul’un çehresini değiştiren ‘Kentsel
Dönüşüm’ gibi çok dağınık bir yapıya sahip olan KOBİ’ler içinde biz KOBİDER
olarak önerdiğimiz ve her platformda dile getirdiğimiz ‘Kobisel Dönüşüm’ yapılmalı. Esnaflığın bir standardı olmalı her isteyen
istediği yere dükkân açamamalı. Türkiye’de birçok şeyin standardı varken dükkân
yapmanın ve açmanın da bir kuralı kaidesi olmalı” diyerek sözlerine son verdi.