KOBİDER: Siyasi ve ekonomik istikrar için Erdoğan cumhurbaşkanı
olmalı

Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler
Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, Cumhurbaşkanı adayları
kesinleşti bilindiği üzere Cumhurbaşkanlığı seçimi için 3 aday bulunmaktadır.
AK Parti, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı aday gösterirken, CHP ve MHP ile birine
zıt görüşte olduğu binen birtakım marjinal partiler Ekmeleddin İhsanoğlu
üzerinde anlaştı. Son olarak Selahattin Demirtaş, BDP / HDP'nin cumhurbaşkanı
adayı olarak açıklandı.

10 Ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı
seçimleri çok anlamlıdır. Çünkü Türkiye tarihinde ilk kez milletin kendisi
cumhurbaşkanını seçecektir. Zira geçmiş yıllarda olduğu gibi tercih ettikleri
adayın seçilmesi için milletvekillerine dayatan statüko değil de; milletin
seçiyor olması elbette önemlidir.

Cumhurbaşkanlığı seçimi neden farklı? Bu
seçim sonuçları ile tüm seçimlerden farklılık arz etmektedir. Bu seçim
sebepleri ile diğer seçimlerden farklıdır. Bu seçim tarihi konumu itibari ile
tüm seçimlerden farklıdır. Dolayısıyla halkımız geçmişte yaşanan sıkıntıların
tekerrür etmemesi için tercihini hizmetten ve istikrardan yana kullanmalı.

Cumhurbaşkanı elbette tarafsız, eşit
mesafede olmalı ama konumu itibari ile siyaseti de bilen biri olmalı. Türkiye
Cumhuriyeti'nin cumhurbaşkanı politikaya yakın ve  gerekli siyasi donanıma da sahip olmalı.

Türkiye 2. Sezer vakası yaşamamalı

Cumhurbaşkanlığı siyasetin tepe noktası
olması hasebiyle politikadan anlayan, ülke siyasetini iyi bilen biri seçilmeli.
Zira, Cumhurbaşkanlığı makamı Çankaya noteri değildir dolayısıyla liyakat
isteyen bir makamdır. Siyasi
kimliği öne çıkmamış bir adayı tercih etmek ne derece doğru tercih olabilir?

Geçmişte olduğu gibi siyasetten gelmeyen,
politikaya uzak üst düzey olsa da temelde bürokrat olan adaydan Türkiye Cumhuriyetine
başkan olmaz, olmamalı da. Cumhurbaşkanı adayı Türkiye siyasetini iyi bilmeli sırf  'O
olmasında kim olursa olsun' anlayışı ile karşı çıkmak yanlıştır. Ayrıca
siyasetten gelen bir adaya karşı çıkmak bir kere siyasetin ruhuna aykırıdır. Bu
bağlamda Türkiye`nin seçkin bilim insanlarından biri olan Ekmeleddin
İhsanoğlu'nun branşı olmayan bir dalda aday gösterilmesi fevkalade yanlıştır.

Geçmişte irtica ve laiklik maskesi ile
saldırdıkları değerlere, şimdi rol gereği sahiplenme yarışına girildiğini görüyoruz.
Çok değil bundan 10-15 yıl önce diplomasını dahi kabul etmediği El Ezher'liyi
çatı aday diye içlerine alarak, öfkelerinden parmaklarını ısırarak ilan etmeye
mecbur kaldılar.

Çatı aday 'Olmaz ama EVET' demektir!

Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu Türkiye'nin
yeni yeni tanıdığı bir isim, halk bu değerimize sıcak bakabilir ama
cumhurbaşkanlığı makamı için yeterli görmeyebilir. Çünkü bu kıymetli şahsiyet
kendi alanında iyi olabilir ama hiçbir zaman politikaya ilgi göstermeyen, iç
politika ile uzaktan yakından ilgisi olmadığı bilinen birini  sırf iktidar partisinin adayı kazanmasında 'kim kazanırsa kazansın' mantalitesi
ile bürokrasiden gelme bir ismin tercih edilmesinin doğru bir yaklaşım
olmayacağı kanaatindeyim.

Nitekim İhsanoğlu'nu "Çatı aday" diye gösteren bir parti yetkilisinin “Ekmeleddin Bey bizden değil, ilkelerimiz
ve dünya görüşümüze mensup değil, ancak bizden olan birini gösterdiğimiz de
alacağımız oy belli olduğu için mecburen onu aday gösterdik” şeklindeki
açıklamaları anlamlıdır. Bu nedenle cumhurbaşkanlığı seçiminde dayatmacı zihniyet değil hakkı ve
halkı esas alan zihniyet kazanmalı.

Belediye'ye başkan değil, ülkeye cumhurbaşkanı seçeceğiz

Siyasi partiden aday olan belediye başkanı
seçmiyoruz, ülkeye Cumhurbaşkanı seçeceğiz dolayısıyla geçmişte olduğu gibi
seçimler ağrılı, sancılı olmamalı.

Sırf muhalefet olsun diye 'Olmaz ama EVET' demenin bir anlamı
yoktur. Cumhurbaşkanı iç politikayı çok yakından tanıyan ve siyaseti fevkalade
iyi bilen birinden olmalı. Türkiye'ye 
yeni bir Necdet Sezer örneği yaşatılmamalı.

KOBİDER, ülkemizin huzur ve istikrarını
önemsemektedir. Bu kapsamda bundan 4 ay önce yapılan yerel seçimlerde olduğu
gibi yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçiminin de ülkemizin bölünmezliğine,
devletimizin ve milletimizin birlik ve beraberliğine olumlu katkılar sağlayarak
sonuçlanacağından hiç şüphemiz yoktur. Biz KOBİDER olarak gerek siyasi
partilerimizin gerekse son sözü söyleyecek olan milletimizin bu süreçte en doğru
kararı vereceğine inanıyor ve vatandaşlık görevi gereği sandıklarda oy
kullanarak hür iradelerini ortaya koymalarını diliyoruz..