KOBİDER: Soma için Türkiye yasta bazı zihinler hasta
KOBİDER: Soma
eylemlerinin amacı başka....
KOBİDER: Soma için eylem değil yardım gerekli
KOBİDER: Soma için eyleme değil yardıma ihtiyaç var
KOBİDER: Soma eylemlerinin amacı ideolojik
KOBİDER: Soma için seferberlik zamanı
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler
Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, Türkiye 3 gün önce Manisa'dan gelen
bir facia haberiyle sarsıldı. Manisa'nın Soma İlçesi'nde özel bir şirkete ait
kömür madeninde nedeni tam olarak bilinmeyen büyük bir facia yaşandı.
Türkiye'yi yasa boğan olayla ilgili tüm ülke elem ve keder içinde olduğundan
vefat edenler için ülkede 3 günlük ulusal yas ilan edilmesine rağmen, Soma
maden faciasını yıkıcı emellerine alet etmek isteyen hastalıklı zihinler
provokatif hareketler ile kaos oluşturmanın peşinde olukları görülüyor.
Soma’da yaşanan maden faciasını öne
sürenler bazı illerde protesto eylemi içinde olmaları manidardır. Keza birçok
ilde bazı çevrelerin organize etmesi ile işçiler, emekçiler, siyasi partiler yürüyüş
düzenlenip üniversite ve lise öğrencileri de boykotlarla Soma katliamını kendi
emellerine alet etmek istemeleri düşündürücüdür.
Soma'da özel bir şirket tarafından
işletilen madende çıkan yangında resmi rakamlara göre 284 işçi vefat, 80 kişi
yaralandı, yüzlerce madenci de yerin metrelerce altında mahsur kaldı. Kurtarma
ekipleri zamanla yarışırken ölü sayısının artabileceği belirtiliyor ama bazı
mihraklar böylesine afet karşısında bile kazayı kullanmak istiyor. Soma
faciasını protesto için İstanbul başta olmak üzere birçok ilde protesto eylemleri
düzenlenmesinin iyi niyetle yapılmış olmadığı ortalığı dağıtarak devlet
mallarına verilen zarardan belli.
Ateşin düştüğü yürekler dağlanıp ağıt yakarken, tüm ülke matem içinde kavrulurken mal bulmuş mağribi
gibi 'sokaklara çıkıp, hükümete yönelik protesto eylemleri yapanlar' kendilerine mal devşiriyor.
Bazı konular vardır ki, tamamen ciddi ve
teknik olarak araştırılarak yaşanan sorunların da bir daha yaşanmamasına
yönelik çözüm üretmektir.
Soma kazası ile “İşverenin, denetleyenin
yüzünden oldu” ya da “şu kuruluş bu konuda gerçek suçludur” gibi söylemler
içinde bulunmak da sorunların çözümüne katkı koymaz.
Kaldı ki, yaşanan bir afet durumundan
dolayı bir de ölüm olayı yaşandıysa, işte o zaman işin ehli olan kişi ya da
kurumlar çözüm üretmesi gerekir.
Hele hele son günlerde ve her fırsatta,
“hah elime fırsat düştü ve şimdi hükümeti eleştirir, yetkilileri şimdi yerden
yere vurur ve siyasi rant elde ederim” anlayışı ile hareket ediliyor.
Oysa Soma'daki maden faciasının ardından
bölgeye, devletin tüm kurum ve imkanları seferber edildiğini ve Facianın hemen
ardından kurulan kriz masasının başında bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Taner Yıldız aralıksız 5 günden beri Soma'da arama kurtarma
çalışmalarını koordine ettiğini biliyoruz.
Örneğin bazı kesimlerin çağrısıyla Soma’da maden katliamını öne sürüp
iş bırakma eylemi yapıldı. Zira iş bırakma eylemi ile bir yere varılmaz.
Soma'da ölen insanların ve ailelerinin eyleme değil duaya ve desteğe
ihtiyaçları var. Yapılacak tek şey oda maddi ve manevi yardımda bulunmak. Soma
faciası yüzünden ülke zor durumda iken nifak çıkarmanın,kaos oluşturmanın bir
anlamı yoktur.
Soma faciası oldu diye bunu fırsat
bilip hükümete yüklenmemenin arkasındaki
amaç başkadır. Bu anlayış içinde olanların derdi Soma maden kazası değil,
siyasi emellerine alet etmektir
Ölüm ve acı üzerinden siyasi rant devşiriliyor
Soma faciası, 13 Mayıs 2014 tarihinde özel
sektör tarafından işletilen kömür ocağında meydana gelen ve Türkiye tarihinin
en çok can kaybına sebep olan madencilik kazasıdır. Türkiye Cumhuriyeti
tarihinde yaşanan en büyük maden faciasıdır.
Gerçekten
ülke ve aileler açısından fevkalade acılı bir durum.
Yaşanan afetten dolayı yaşanan ölümlü
olayın acısı hepimizin içinde varlığını sürdürürken, bu durumu siyasi rant
olarak kullanmak isteyenler var. “şu suçludur, bu suçludur” söylemleri ile
Soma'daki faciada çok sayıda madencinin hayatını kaybetmesinin ardından kazayı
fırsat bilip ülkenin farklı illerinde sokak hareketleri çıkarılmaya başlanması
bunun somut halleridir.
Eğer ortada bir ihmal var ise elbette
yetkili makamların başlattığı soruşturma sonucunda gerekenler yapılacaktır.
Ancak, insanların acısı devam ederken, bazı sendikaların ve onlar gibi düşünen
kesimlerin yaşanan ölümlü afet olayını zaman geçirmeden bir takım suçlayıcı
açıklamalar yapmasını anlayamadık.
Üstelik
kazada ölenlerin daha definleri yapılırken, maden içinde kalmış
insanlarımız varken acıyı deşmek, acı üstünden siyaset yapmak için sorunu daha
da büyütmek olduğu açık. Zira sorunu daha da büyütüp kaos çıkarmanın hiç
kimseye bir faydası olmaz.
Ayrıca siyasi rant elde etmek, acıları deşmek ,
cenazeler daha toprağa verilmeden böyle
bir eylemler yapılması iyi niyetle bağdaşmamaktadır. Keza Soma için eylem değil
maddi ve manevi yardım gereklidir. İşçisi, işvereni dahası toplum olarak hep beraber elbirliği
içerisinde yaraları sarm