KOBİDER/ÖZGENÇ: 1 Mayıs Taksim ısrarı, Gezi Parkı senaryosunun yeni
versiyonudur
Küçük ve Orta Büyüklükteki, İşletmeler Derneği
(KOBİDER) Genel Başkan ı Nurettin Özgenç, daha önce de bir çok kere ifade ettik
Taksim kutsal bir mekân değildir. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma gününün geniş bir
katılımla ruhuna uygun olarak kutlanması için devasa alanlar var iken ısrarla
Taksim dayatması, demokratik bir hak kisvesi altında hazırlanmış bir oyundur.
Bir nevi Gezi parkı senaryosunun yeni versiyonudur.
Hatırlatmak isteriz ki; ; Gezi Parkı olaylarında
müdahaleler karşısında protestocular zaman zaman polise karşılık vermişler ve
çatışmışlar, müdahaleleri engellemek için kaldırım taşları, çöp konteynerleri
gibi malzemelerle yollara barikat kurarak eylemlerine devam etmişlerdir.
Eylemler sırasında olayları haber olarak vermeyen
medya kanallarına ait bazı araçlar, göstericilerin arasında kalan bazı polis
araçları, Gezi parkı şantiyesi için getirilmiş bazı araç ve malzemeler
eylemciler tarafından tahrip edilmiştir.
Büyütülen olaylar borsa, turizm, ekonomi ve bölge
esnafını fevkalade olumsuz etkilemiştir.
Burada da
maksadın açıkça üzüm yemek olmadığı anlaşılıyor. Amacın 1 Mayıs’ı kutlamaktan
ziyade olayları hükümet karşıtı gösterilere dönüştürüp başta Ankara, İzmir gibi
büyükşehirler olmak üzere Türkiye'nin diğer illerine de yaymak gayreti var.
Bu gidişat iyi gidiş değildir. Bu yapılan alenen
devlete başkaldırıdır, kanun tanınmazlıktır daha doğrusu zorbalıktır
başkalarının hakkını gasp etmektir.
Hükümet tarafından demokratik bir hakkın yerine
getirilmesi için her türlü desteğin sağlanması yönünde açıklamalar yapılıp iyi
niyetle yaklaşım gösteriliyor. Böyle olmasına rağmen ille de Taksim olacak
demek art niyettir.
Başbakan Erdoğan, 1 Mayıs törenleri için Yenikapı
ve Maltepe'deki miting alanlarının kullanılabileceği söyleyerek 1 Mayıs'ta
İstanbul'da resmi ulaşım araçlarının ücretsiz olabileceğini de söylemesine
rağmen inatla Taksim olacak demek maksatlı bir yaklaşımdır ve kesinlikle iyi
niyetle bağdaşmamaktadır.
Taksim bazı kesimlerin sembolik bir alanı
olmadığı gibi kurtarılmış bölgesi de değildir. Taksim 77 milyonun ortak
alanıdır. Dolayısıyla kutlama adı altında başkalarının hakkı gasp edilmemeli.
Zira Taksim, İstanbul'un turistler tarafından en
çok ziyaret edilen yerlerinden biri, 25 bin civarında yatak kapasitesine sahip
konaklama ve eğlence merkezidir. Unutulmamalı ki Gezi Parkı eyleminde sadece
İstanbul değil tüm Türkiye’de iptallerde patlama yaşandığı gibi yurt dışından
yapılan bütün kongre ve seminerlerin iptal edildiği, yurt içinden düzenlenen
etkinliklerin de tamamına yakınının iptal edildiği açık.
Dolayıyla İstanbul’un göbeği ve güzide bir alanı
olan Taksim meydanında gösteri yapılması, nümayiş çıkarılması sosyal ve ekonomi
olarak büyük zararlara neden olabilecektir. Nitekim hiç kimse bunların
olmayacağının garantisini veremez.
Tüm bu karşı çıkışlara ve toplumun arzu
etmemesine rağmen Taksimde kutlama yapılırsa çıkabilecek olayların yegâne
sorumlusu kanun tanımaz sendikacılar olacaktır.