KOBİDER/ ÖZGENÇ: Çözüm Sürecinde Akil İnsanlar
Kar Ortağı Olmamalı
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER)
Başkanı Nurettin Özgenç, Hükümetin "demokratik çözüm" için kolları
sıvaması ve terör sorununu bitirmek düşüncesiyle yaptığı hamle takdire
şayandır. Zira ülkemizde her halükarda sulh olmaması için hiç bir neden yok. 30
yıldan fazladır insanlar hep kan, ölüm gördü. Bu acı durumun kime ne faydası
oldu?
Yıllarca yaşanan şiddet olayları nedeniyle büyük sıkıntı
yaşayan Türkiye halkı, çözüm süreciyle ilgili gelişmeleri yakından takip
ediyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki vatandaşların ana
gündem maddesini çözüm süreci oluştururken, pek çok kişi gibi biz KOBİDER
olarakta sürecin başarıya ulaşmasının beklentisi içerisindeyiz.
Ülkemizin 7 bölgesinde bulunanların çoğunun aynı düşünmesi
gerekir. İstemeyerekte olsa daha fazla kan dökülmemesi heyecan duyması gerekir.
Keza bu heyecan sulhtur. Sulh ise zaten olması gerekendir. Bu topraklar zaten geniş
hoşgörü topraklarıdır. KOBİDER olarak bizler kan akmaması ve daha fazla ölüm
olmaması için çözüm sürecini kerhen de olsa destekliyoruz. Ülke için maddi ve
manevi olarak büyük önem arz eden bu konuda hükümetin zor şartlar altında elini
taşın altına koyması fevkalade güzel bir gelişmedir. Ancak çözüm süreci
başarıya ulaşırsa bunun sevabı da ve günahı da siyasi iradeye ait olmalı.
Hükümet olası başarıyı 'akil İnsanlar' ile paylaşılmamalı. Zira çözüm süreci
başarıya ulaşamazsa Akillerin hiç bir sorumluluğu olmayacak ama bunun en yükü hükümetin üzerinde olacak. AK parti
iktidarının olası başarıyı paylaşması kar ortaklığıyla eş değer bir durum. Bana
göre kar zarar ortaklığıyla hareket edilerek kar da paylaşılmalı zarar da. Yada
her şeyiyle hükümete ait olmalı.
KOBİDER Başkanı Nurettin Özgenç, Terörün bitirilmesi için
başlatılan çözüm sürecinde sivil
isimlerden oluşan akil insanların devreye sokulmaya hazırlanıyor. Hükümetin
teröre çözüm arayışında gündeminde olan 'Akil İnsanlar Komisyonu'nda kimlerin
yer alacağı önemli değil önemli olan bunların inisiyatif alıp almamalarıdır. Kamuoyunda
oluşan genel kanı ise 'akil insanların' kar ortağı olarak bu süreçte yer
alacakları anlaşılmaktadır.
Ekmekli
Kadayıfta, Baldıran Zehirde Paylaşılmalı
Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç'ın çözüm sürecine ilişkin yaptığı açıklamada 'Ya en sonunda başarısızlık olursa ne olacak;
bu günlere dönmüş olacağız, çok fazla bir kaybımız olmayacak ama bir de
tutarsa, yaptığımız işten başarılı sonuçlar alırsak ne olacak, kaymaklı baklava
olacak' sözüne kısmen katılıyoruz. Nitekim başarı sağlanırsa kaymaklı kadayıfın keyfini
'akil insanlar' sürecek, aksi olması halinde bunun yükünü, ağırlığını ve meşakkatini
ise hükümet üstlenecektir. Çünkü çözüm sürecinde başarıya ulaşılamazsa
akil insanlar açısından bir kayıp olmayacağı açık ama aynı şeyi siyasi irade
için söylemek güç olacaktır.