KOBİDER: Hükümetin Eğitim Reformunu Destekliyoruz
KOBİDER Başkanı Nurettin Özgenç; Zorunlu
eğitimi 12 yıla çıkaran 4+4+4 kesintisiz eğitim uygulamasına son vermesini ümit ettiğimiz yasa teklifine olumlu bakıyoruz.TBMM gündemindeki kanun
teklifi ortaya atılan iddiaların aksine fevkalade önemli bir gelişmeye yol
açacaktır. Türkiye'nin eğitimde reform sayılabilecek bu tür düzenlemeye acil
ihtiyacı vardı. Yeni sistem mesleki eğitimi öne çıkaracağı için desteklenmeli.
Türkiye'nin demokratik, ekonomik ve sosyal yönden gelişmiş
bir ülke olmak yolunda, eğitim reformunda önceliğimiz mesleki eğitimde
becerileri yüksek gençler yetiştirmek olmalıdır. Bu hususta gelişmiş AB
ülkelerinden Almanya örnek alınabilecek en iyi ülkedir. Bu ülkede düz lise
eğitimi yüzde 30'lar seviyesinde iken mesleki eğitim ise yüzde 70'ler düzeyindedir.
Ülkemizde ise uygulanmakta olan 8 yıllık kesintisiz zorunlu
eğitimde çıraklık kültürüne adeta balta vurmuştur. Sekiz yıllık kesintisiz
zorunlu eğitime geçildikten sonra çıraklık kavramı bitmiştir. 14 yaşında
ilköğretimi bitirip lise çağına gelen bir kısım öğrenciler liseye devam ederken
bir kısmı da boşta kalıyor. İmkanı ve kabiliyeti olanlar eğitimine devam
ederken boşta kalanlar da gittikleri çırak eğitim merkezlerinde formalite bir
eğitim olmasından ve temelde pratik olmadığından dolayı meslek ve sanat öğrenemiyor.Dolayısıyla
8 yıllık kesintisiz eğitimden ötürü meslek edindirmek için çıraklık yaşının 11
olması gerekirken 14 yaşında mezun olan çocuk, yaşken eğilmediği için velilerinin
öneri ve tavsiyelerine kulak asmıyor bu sebeple işsiz yığınlar maalesef
çoğalıyor. Esnafta çırak bulamadığı için inanılmaz derecede sıkıntı yaşıyor.
Özgenç, 28 Şubat kararları ile nitelikli elemanın
yetişmesini sağlayan mesleki eğitimin kökü kurutulurken ses çıkarmayanların yeni
eğitim modelinin 4+4+4 şeklinde kesintili olarak düzenlenmesi için yasa teklifi
verilmesi karşısında bugün yüksek perdeden açıklama yapmalarını manidar
karşılıyoruz. Böyle iki yüzlü politikalar ile bir yere varılamaz. 28 Şubat kararları
ile değiştirilen eğitim modeline ses çıkarmazken şimdi halkın yararına
olabilecek değişikliğe karşı çıkılıyor olmaz böyle şey. Biz ülke olarak nitelikli eğitime önem vermeliyiz.
TÜRKİYE'NİN BU EĞİTİME İHTİYACI VAR
İlköğretim
ve eğitim kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi
ile "4+4+4" modeli, mesleki eğitimin düştüğü yerden ayağa kalkması
için büyük bir fırsat. Halen '8 yıllık ilköğretimi' bitirdikten sonra
gidilebilen çıraklık eğitimine çocuklar kabiliyetlerine ve eğilimlerine göre ilköğretimin
'birinci kademesi' olan 4. sınıftan sonra mesleki eğitime yönelme imkanına
kavuşacaklar. Böylece son dördü bitirdiklerinde meslek sahibi olabilecekler. 14
yaşına çıkarılan çıraklığa başlama yaşı ise yeniden olması gereken seviyeye indirilecek.
Böylece okumak istemeyen çocuklar, yaşları geçmeden çıraklığa başlayıp erkenden
meslek sahibi olabilecek.
HEDEFLERE VE İŞDÜNYASINDAKİ BEKLENTİLERE HİZMET EDECEKTİR
KOBİDER Başkanı Nurettin Özgenç, TBMM'ye sunulan kanun
teklifi, hedeflere ve iş dünyasındaki beklentilere cevap verecektir. 28 Şubat
kararlarıyla yürürlüğe giren ve meslek liselerine rağbeti azaltan 8 yıllık
kesintisiz eğitim, yeni yapılacak düzenlemeyle birlikte son bulacaktır. Böylece
nitelikli eleman sıkıntısı ortadan kalkacak dolayısıyla işsizliğe de çare
olacaktır.İş dünyası ve halkın büyük çoğunluğunun istemesi üzerine gündeme
getirilen söz konusu kanun teklifinin yasalaşması halinde birçok açıdan
faydalarının görüleceğine inanıyoruz.
Kanun teklifiyle mesleki yönelme ve yönlendirmenin erken yaşlara
çekilmesinin; temel eğitim ve becerilerin gelişmesi açısından iyi olacaktır.
Hazırlanan yasa teklifinde desteklenecek maddeler olduğu gibi desteklenmeyecek maddeler
de var. Ancak genel anlamıyla baktığımızda yerinde ve doğru bir karar olduğunu
düşünüyorum.
Sonuç itibariyle; TBMM gündemindeki
kanun teklifi yasalaşması halinde mevcut durumdan fersah fersah ileriye götürecektir.
Türkiye'nin ihtiyacı olan eğitim reformu budur. Bu meyanda, teklifin bir an önce genel kurulda
görüşülüp yasalaşması ülke ve ülke insanının yararına olacaktır. Bu düzenlemeye
karşı çıkmanın arkasında yatan tek neden ideolojik düşünce yapısıdır. Nicelik ile
nitelik sorunlarını çözmeye yönelik bir yaklaşımla yapılan yasa teklifine mani
olmak Türkiye'nin gelişmesine mani olmakla eş değerdir.